Yine Yeni Yeniden: Yönetilen Hizmetler
Yönetilen hizmet kavramı yaygın düşüncenin aksine, veri merkezi ve bulut çözümleriyle ortaya çıkmış bir kavram değildir. Kurumlar BT altyapısı ve uygulamaların yönetilmesi için uzman servis sağlayıcılardan kendi veri merkezlerinde dedike altyapılarda belirli hizmet ve SLA’ler (Service Level Agreement) ile birlikte yıllardır yönetilen hizmet almaktadır. Kurumların yönetilen hizmetleri outsource etmelerinin temel sebepleri; alanında yetkin insan kaynağı bulma ve elde tutmanın zorluğu ile yarattığı maliyet avantajıdır.
Aralık 2017’de DatacenterDynamics katkıları ile gerçekleştirdiğimiz “Türkiye’nin Yönetilen Hizmetler Haritası” anket sonuçları Türkiye’de Yönetilen Hizmetler’in hâli hazırda benimsendiğini ortaya koymaktadır. Anket katılımcılarının %83’ü kurumlarında en az bir BT operasyonu için bir Yönetilen Hizmet Sağlayıcısı ile çalışmaktadır ve bu oranın 1-3 yıl içerisinde artacağı görülmektedir. Anket sonuçlarına göre Yönetilen Hizmetler kullanımının avantajları, %79 oranında iş süreçlerinde verimlilik sağlama, %68 oranında operasyonel risklerin azaltılması ve %65 oranında operasyonel maliyetlerin düşürülmesi olarak ifade edilmektedir. Ankete katılanların 3 yıl içinde almayı planladığı hizmetlerin başında BT Operasyonları, Felaket Kurtarma Merkezi ve İş Sürekliliği Hizmetleri Yönetimi, Veri Merkezi Yönetimi gelmektedir.
Yönetilen Hizmetlerin altın çağı ISP’lerin (Internet Service Provider) network (fiber) altyapısının güçlenmesi ve stabilleşmesi ile birlikte veri merkezi sayısının artması ve bulut teknolojilerinin gelişmesi ile yaşanmaktadır. Yönetilen hizmet sağlayıcı uzman şirketler, müşterilerini veri merkezi ve bulut altyapılarında merkezileştirerek kendi yetkin kaynak optimizasyonunu artırdılar ve müşterilere sundukları daha kısa süreli SLA’ler sayesinde uygun maliyet ile daha güvenli ve kaliteli hizmet vermeye başladılar. Bahsedilen avantajların doğal sonucu olarak, veri merkezi ve bulut üzerinde yönetilen hizmetlerin altın çağı başlamış oldu. Kurumların BT ekipleri bu hizmetleri bulut üzerinden alırken altyapı sağlama ve bakım, lisans gereksinimlerinin sağlanması ve takibi, uygulama bakımı gibi bir çok gereksinimi uzman servis sağlayıcılara devrederek, asıl işleri olan operasyonlarını yürütmeye ve daha iyi bir hizmet sağlamak için yeni proje geliştirmeye odaklanabilir hâle geldiler.
Kurumlar BT altyapı ve uygulamaları için bulut üzerinde işletim sistemi yönetimi, yedekleme hizmetlerinin yönetimi, felaket kurtarma merkezi hizmetlerinin yönetimi, güvenlik ve ağ hizmetlerinin yönetimi ve uygulama veri tabanı yönetimi gibi temel yönetilen hizmetleri alabilmekteler. Yaygın yedekleme yazılımlarının bulut sistemlerine entegrasyonu ile kurumların bulut tabanlı yedekleme işleminin kolaylaşması ile birlikte, bulut üzerinde yedekleme hizmetleri yönetimi Türkiye’de trend hizmetlerden biri hâline gelmiştir. Ayrıca kurumların SAP, Oracle ve SQL gibi uygulamaların veri tabanlarının yönetimi için uzman kadro bulundurmasının zor ve maliyetli olmasından dolayı, bu uygulamaların da yönetimini bulut üzeriden almaları Türkiye’de önümüzdeki yıllarda bir başka trend hizmet hâline gelecektir. Oracle’ın Türkiye’ye yaptığı bulut yatırımı bunun en büyük göstergelerinden biridir. Ayrıca Microsoft’un Azurestack bulut ürünü de firmaların hem kendi on-promise bulut yapılarını kurmaları hem de Tükiye’de lokal Azure bulut hizmeti almalarını kolaylaştırmasıyla birlikte uygulama veri tabanı yönetimi hizmetlerindeki talebi artacaktır.
Bulut üzerinde yönetilen hizmetlerde önümüzdeki yıllarda popüleritesi artacak olacak hizmetlerin başında hibrit bulut hizmetlerinin yönetimi gelmektedir. Kurumların BT altyapılarında kullandıkları bir çok yazılım artık bulut tabanlı olup bulut üzerinden geliştirildiği için firmaların kendi veri merkezindeki altyapıları ile buluttaki bu yazılım hizmetlerini entegre ederek yönetilmesi ihtiyaçları giderek artmaktadır.
Önümüzdeki yıllarda çokça konuşulacak bir diğer yönetilen hizmet ise çoklu-bulut sağlayıcılarının yönetilmesidir. Kurumlar uygulamaya bağlı olarak işletim sistemlerini de çoklu (MS/Linux/IOS vb.) kullanmaktadır. Benzer şekilde Bulut tabanlı yazılımlar (Oracle Cloud, SAP Cloud vb.) arttıkça ve bu ortamlarda SaaS servisi olarak bu uygulamalar daha esnek ve uygun maliyetli oldukça müşterilerin ihtiyaç duyduğu yazılım ile ilgili bulut servis sağlayıcıdan hizmet almaları yaygınlaşacaktır. Yani; kurumlar temel sunucularını lokal bulutlar, AWS ve Google Cloud gibi bulut sağlayıcılar üzerinden hizmet alırken Oracle yazılımı için Oracle Cloud, Axapta yazılımı için Azure veya Azurestack kullanacaktır. Bu çoklu-bulut sağlayıcılarının yönetilme hizmeti ihtiyacı doğacaktır.
Son olarak önümüzdeki yıllarda sıkça duyacağımız yönetilen hizmetlerden biri olarak Nish IT hizmetlerinin yönetiminden bahsedebiliriz. Yönetilen hizmet sağlayıcılardan bazıları sadece bulut tabanlı nish uygulama yönetim hizmeti sağlama konusuna yoğunlaşacaktır. Örneğin; bazı uzman kurumlar bulut üzerinde Devops yönetilen hizmetine yoğunlaşmaya hâli hazırda başladılar. Ayrıca, aynı şekilde bulut üzeriden Hadoop yönetilen hizmeti ve Google Cloud’un Big Data Analytics uzmanlaşmasını örnek olarak verebiliriz.
Bulut teknolojisinin gelişmesi, SaaS hizmetlerinin müşteriye sağladığı kurulum kolaylığı, esnekliği ve maliyet avantajlarıyla birlikte kurumların bulut üzerinde yönetilen hizmetler alma konusundaki talebi önümüzdeki 5 yıllık projeksiyonda artarak devam edecektir. Ayrıca sektörde lider konumdaki AWS ve Azure enterprise segmentteki pazar paylarını lokal bulut servis sağlayıcılara ve yazılım üretici bulut sağlayıcılara (Oracle, IBM, SAP, vb.) kaptıracaktır. Bunun doğal sonucu olarak da bütün altyapıyı veri merkezi ve buluta taşıyarak yönetilen hizmet ihtiyacı olan kurumlar lokal MSPs’a (Managed Services Providers) yönelecektir. Uygulamalarında üretici bağımlı olan şirketler ise SaaS ve uygulama yönetimi konusunda üreticilerin bulut çözümlerine yönelecektir.
NGN olarak, Türkiye’nin en gelişmiş veri merkezi Star of Bosphorus ile bulut ve yönetilen hizmet çözümlerimizle müşterilerimize yüksek performans, maliyet avantajı gibi katma değerler yaratıyoruz. Günlük operasyonların sorumluluğunu müşterilerimiz adına üstleniyoruz, kendilerine de işlerine değer katan stratejik projelere odaklanmak kalıyor. |