NGN
 

Cepten canlı yayına uzanan sosyal medya girişim hikayesi
Periscope

Son 20 yılın en büyük teknoloji devrimlerinin başında “sosyal medya” olduğu konusunda hemfikir olduğumuza dair kuşkum yok. Bunun nedeni ise aslında çok basit; diğer gelişmelerden farklı olarak sosyal medyanın yarattığı dönüşüm hayatımızın her alanını etkilemeye devam ediyor. Ekonomiden iş dünyasına, gündelik yaşamımızdan medyaya kadar etki alanı geniş olan sosyal medya, yeni birçok girişimin de hem ev sahibi hem de ilham perisi olmayı sürdürüyor. 

İşte bu “start up” olarak adlandırdığımız yeni girişimlerde en çok dikkatimizi çeken markalardan biri de “Periscope” oldu.
Kayvon Beykpour’un olan biten gelişmeleri Twitter’dan takip ederken, aynı zamanda görme isteğiyle oluşturduğu fikir,
ortağı Joe Bernstein milyon dolarlık bir girişime dönüşmüş durumda...

Takip etmeyenler için kısaca özetleyeyim; Periscope, akıllı telefonlarla çevrenizde olan görüntüleri canlı olarak yayınlayabileceğiniz, dileyenlerin aktif olarak sizin yayınınızı seyredebileceği, aktif olarak yorum yapabileceği, pasif “Youtube” servisinin aktif bir benzeri...

Canlı yayınlarınızı dilerseniz kaydetmenize izin veren bu uygulamanın en farklı yanı ise, canlı yayını izleyen birinin yorum yaparak direkt katılabilmesi... Başka bir ifadeyle dileyen herkes artık cepten canlı yayın yapabilme şansına sahip; bunun için akıllı telefon sahibi olmaları yeterli...

Hikaye burada da sona ermiyor üstelik... 2014’ün yaz aylarında Beykpour’un Twitter Kurumsal Gelişim ve Strateji direktörü Jessica Verrilli ile bir
kahve sohbeti sonucunda, daha henüz uygulama ortada bile yokken, Twitter yılın fikri seçilebilecek bu girişimi tabii ki kaçırmıyor ve satın alıyor. Beykpour, rakam telaffuz etmese de, satın almanın 75-120 milyon dolar arasında olduğu tahmin ediliyor.

Hikayenin biz IT şirketlerini etkileyen yönü de önemli. Bu tür bireysel içeriklerin sosyal ağ üzerinde yarattığı trafiğin, hem mobil hem de sabit şebekelerde çok büyük birbant genişliği artışına yol açtığı uzun süredir gözlenen bir gerçek.
Kullanıcıların “diledikleri zaman” ve “diledikleri ortamda” yayınlama ve izleme beklentisi bundan sonra azalmayacağı gibi aksine çok daha fazla artacak.
Bu nedenle içeriğin kullanıcıya, en hızlı şekilde ve olabilecek minimum yatırım ve işletim maliyetiyle ulaştırılması, bulut mimarilerinin ve içerik dağıtım ağlarının (CDN) en fazla odaklanması gereken başlıklar olacaktır.

 

Ufuk Yaşıbeyli
NGN Teknik Operasyon Direktörü

 
NGN